Otoskleroz (Kulak Kireçlenmesi)

Otoskleroz (Kulak Kireçlenmesi) halk arasında kulak kireçlenmesi olarak da bilinen, orta ve/veya iç kulakta yer alan kemiklerde anormal kireçlenme veya kemik büyümesi nedeniyle işitme kaybına yol açan bir durumdur.

     Normalde, üç küçük kemik olan çekiç, örs ve üzengi, titreşimleri kulak zarından iç kulağa iletmek için hareket eder. Ancak otoskleroz durumunda, bu kemiklerde anormal kireçlenme veya kemik büyümesi meydana gelir ve kemiklerin hareketi kısıtlanır. Bu, titreşimlerin iletimini engeller ve işitme kaybına yol açar.

     Yapılan araştırmalarda otoskleroz görülme sıklığı erkeklere oranla kadınlarda daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.Genellikle yavaş yavaş ilerleyen, ilerleyici bir işitme kaybı ile karakterizedir. Diğer belirtiler arasında kulak çınlaması, denge kaybı ve baş dönmesi yer alabilir.

     Tedavi seçenekleri arasında işitme cihazı, cerrahi tedaviler ve kombine tedaviler yer alır. İşitme cihazları, hafif veya orta derecede işitme kaybı olan kişiler için etkili bir seçenek olabilir. Cerrahi tedaviler arasında stapedektomi adı verilen bir işlem bulunur. Bu işlemde, üzengi kemiği alınır ve yerine yapay bir kemik yerleştirilir. Bu işlem genellikle başarılı sonuçlar verir ve işitme kaybını azaltabilir. Kombine tedavilerde ise işitme cihazları ve cerrahi tedaviler bir arada kullanılabilir.

Otosklerozun (Kulak Kireçlenmesi) Nedeni Nedir?

     Otoskleroz (kulak kireçlenmesi), kulaktaki üzengi kemiklerinin anormal büyümesi veya kireçlenmesi nedeniyle oluşan bir durumdur. Ancak, bu neden tam olarak anlaşılamamıştır. Genetik faktörlerin rolü olduğu düşünülmektedir, çünkü otoskleroz bazen aileler arasında kalıtsal olabilir.

     Hamilelik sırasında yüksek dozda radyasyona maruz kalmak, kızamıkçık geçirmek veya kulağa yönelik travmalar da otoskleroz gelişiminde etkili olabilir.

     Otosklerozun başka bir nedeni de hormonal değişikliklerdir. Hamilelik, östrojen düzeylerinde artışa neden olabilir ve bu da otoskleroz gelişimine yol açabilir. Bazı kadınlar, menopoz sonrası dönemde otosklerozun semptomlarının ortaya çıkmasıyla karşılaşabilirler.

     Bununla birlikte, otosklerozun tam olarak neden kaynaklandığı kesin olarak bilinmemektedir ve konuyla ilgili araştırmalar devam etmektedir.

Otoskleroz (Kulak Kireçlenmesi) Teşhisi Nasıl Konur?

     Otoskleroz (kulak kireçlenmesi) teşhisi için, bir işitme uzmanı veya kulak burun boğaz uzmanı tarafından muayene ve çeşitli testler yapılır. Teşhis, semptomları olan bir kişinin kulaklarının fiziksel muayenesi, işitme testleri ve görüntüleme testleri gibi çeşitli adımları içerebilir.

     Fiziksel muayene sırasında, doktor kulak kanalına bir otoskop kullanarak kulak içindeki yapıları inceleyebilir. Otoskleroz olan kişilerde, üzengi kemiği bölgesinde anormallikler fark edebilirler. Bu muayeneden sonra, bir işitme testi yapılabilir.

     İşitme testleri, işitme kaybının derecesini ve türünü belirlemek için kullanılır. Bu testler arasında odyometri, kelime ayırt etme testleri, basınç testleri ve kemik iletim testleri yer alabilir.

     Görüntüleme testleri de teşhise yardımcı olabilir. Bu testler arasında röntgen, CT taraması veya MR görüntüleme gibi çeşitli görüntüleme testleri bulunabilir.

     Tüm bu testlerin sonuçları bir arada değerlendirilerek, otoskleroz teşhisi konulabilir. Teşhis konulduktan sonra, doktor işitme kaybının derecesine ve kişinin semptomlarına göre uygun bir tedavi planı oluşturabilir.

 

Otoskleroz Nasıl Tedavi Edilir?


     Otosklerozun tedavisi, işitme kaybını hafifletmek veya durdurmak için uygulanan bir dizi tıbbi ve cerrahi yöntemden oluşabilir. Tedavi yöntemi, hastanın semptomlarına, işitme kaybının derecesine ve hastanın yaşına göre belirlenir.

  • 1.İşitme Cihazları: Hafif otosklerozu olan hastalara, işitme kaybını telafi etmek için işitme cihazları önerilebilir. İşitme cihazları, dış kulakta işitme kaybını telafi etmek için sesleri amplifikasyonu ile arttırır.
  • 2.Yürütücü Kemik Cerrahisi: Otosklerozun ilerlemesi durumunda, üzengi kemiklerinin yerine yapay kemikler takılabilir. Bu cerrahi işlem, yürütücü kemik cerrahisi olarak adlandırılır.
  • 3.Stapedektomi: Bu cerrahi işlem, kulak zarı arkasındaki üzengi kemiğinin çıkarılması ve yerine yapay bir kemik yerleştirilmesi işlemidir. Bu işlem, otoskleroz kaynaklı işitme kaybını düzeltmek için yapılır.
  • 4.Lazer Stapedotomi: Bu işlemde, kulak zarı arkasındaki kemik, lazer kullanılarak küçültülür veya delinir. Bu işlem, geleneksel stapedektomiye kıyasla daha az invaziv bir seçenektir.
  • 5.Koklear İmplant: Otosklerozlu hastaların işitme kaybı ilerlemiş ise koklear implant uygulaması tercih edilebilir.

     Tedavi yöntemi seçimi, hastanın durumuna ve işitme kaybının derecesine bağlıdır. Cerrahi işlemler genellikle işitme kaybını hafifletmek veya durdurmak için daha etkilidir, ancak her zaman riskleri ve komplikasyonları vardır. Bu nedenle, tedavi seçenekleri ile ilgili kararlar doktor ve hasta arasında yapılmalıdır.

Otoskleroz Ameliyatı Nasıl Yapılır?


     Otoskleroz ameliyatı, kulakta bulunan üzengi kemiği etrafındaki anormallikleri düzeltmek için yapılan bir işlemdir. Bu ameliyat genellikle, otosklerozdan kaynaklanan işitme kaybını azaltmak veya ortadan kaldırmak amacıyla yapılır.

     Otoskleroz ameliyatı, genellikle lokal anestezi altında yapılır ve hastanede kısa süreli bir yatış gerektirir. Ameliyat sırasında, bir kesi açılır ve kulak zarına ulaşılır. Kulak zarı, üzengi kemiği ile açılır ve anormalliği düzeltmek için üzengi kemiği çıkarılır veya yerine yapay bir kemik yerleştirilir.

     Ameliyat sonrasında, hasta birkaç saat gözlem altında tutulur ve daha sonra taburcu edilir. İlk birkaç gün, hasta kulakta ağrı, hafif baş dönmesi veya kulakta çınlama hissi gibi hafif rahatsızlıklar yaşayabilir. Ameliyattan sonra birkaç hafta boyunca kulak koruyucu bir tampon kullanılabilir.

     Otoskleroz ameliyatının başarı oranı oldukça yüksektir. Ancak, tüm cerrahi işlemlerde olduğu gibi, riskleri vardır. Bu riskler arasında enfeksiyon, işitme kaybı, kulak zarı delinmesi, vertigo ve diğer komplikasyonlar yer alabilir. Bu nedenle, ameliyat öncesi hastaların tüm seçenekleri doktorlarıyla tartışmaları ve ameliyatın avantajları ve dezavantajları hakkında bilgi edinmeleri önemlidir.

Otoskleroz Genetik Geçişli Midir?

Otosklerozun nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak araştırmalar otosklerozun genetik yatkınlıkla ilgili olduğunu göstermektedir. Otosklerozlu kişilerin ailelerinde otosklerozlu olma olasılığı daha yüksektir ve bazı ailelerde otoskleroz daha sık görülebilir. Buradan da anlaşılacağı üzere genetik işitme kaybı kökenli hastalıklar arasında otoskleroz da yer almaktadır.

Bununla birlikte, otosklerozun tam olarak nasıl kalıtıldığına dair kesin bir bilgi yoktur. Otoskleroz, çoğunlukla otozomal dominant yolla kalıtılır, yani bir kişide tek bir kopya mutasyonun varlığı bile otosklerozun gelişimine yol açabilir. Ancak, bazı durumlarda, otoskleroz otozomal resesif yolla da kalıtılabilir, yani bir kişide sadece her iki kopyada da mutasyon varsa otoskleroz gelişebilir.

Yine de otosklerozlu kişilerin çocukları otosklerozlu olmayabilir veya otosklerozlu olma olasılığı daha düşük olabilir. Bunun nedeni, otosklerozun birden fazla gen ve çevresel faktörler tarafından etkilenmesi olabilir. Bu nedenle, otosklerozlu kişilerin aileleri, risk faktörlerini ve belirtileri anlamak için bir kulak, burun ve boğaz uzmanı ile görüşmelidir.

Otosklerozda Elde Edilen Odyolojik Bulgular Nelerdir?

Otosklerozda odyolojik bulgular şunları içerebilir:

  • İşitme kaybı: Otoskleroz genellikle orta kulakta kemikçiklerin kireçlenmesi ile ilişkilidir. Bu kemikçikler, iç kulağa iletilen ses dalgalarını alıp işitsel sinire aktararak işitme duyusunu oluştururlar. Otosklerozda kemikçiklerin hareketi kısıtlanır veya tamamen engellenir, bu nedenle işitsel sinir sinyalleri azalır ve işitme kaybı ortaya çıkar. İşitme kaybı genellikle yavaş yavaş ilerler.

 

  • İşitme Testi Sonuçları: Otosklerozlu kişilerin işitme testi sonuçları, işitme kaybının derecesini ve tipini belirlemek için kullanılır. Otosklerozda, ses iletim testi sonuçları genellikle normalden düşüktür ve havayla iletim testi sonuçları normaldir.

 

  • Tinnitus: Bazı otosklerozlu kişiler, kulaklarda çınlama, uğultu veya vızıltı gibi tinnitus semptomları yaşayabilirler. Bu semptomlar, işitme kaybıyla birlikte veya işitme kaybı olmadan da görülebilir.
  • Diğer Odyolojik Testler: Odyolojik testler, otosklerozlu kişilerde işitme kaybının derecesini ve tipini belirlemenin yanı sıra, diğer kulak hastalıklarını da tespit etmek için kullanılabilir. Örneğin, timpanometri testi, kulak zarının hareketliliğini ölçmek için kullanılabilir. Otoakustik emisyon testi (OAE) ve beyin sapı işitsel yanıt testi (ABR), işitme siniri fonksiyonunu ölçmek için kullanılabilir.

Otoskleroz ve Kızamık Hastalığının İlişkisi Nedir?

      Otoskleroz ve kızamık hastalığı arasında bir ilişki vardır. Kızamık hastalığı, virüsün kemik dokusu üzerindeki etkisi nedeniyle otoskleroz gelişimine neden olabilir.

     Kızamık hastalığı, solunum yoluyla bulaşan ve ateş, öksürük, burun akıntısı ve döküntü gibi semptomlara neden olan bir virüs kaynaklı hastalıktır. Ancak, kızamık virüsü bazı kişilerde daha ciddi semptomlara veya komplikasyonlara neden olabilir. Bunlardan biri otosklerozdur.

     Kızamık hastalığı sırasında, virüs kemik dokusuna saldırabilir ve özellikle orta kulaktaki kemikçiklerin kireçlenmesine neden olabilir. Bu, kemikçiklerin serbestçe hareket etmesini engelleyerek işitme kaybına neden olur. Bu etki, genellikle kızamık enfeksiyonundan birkaç yıl sonra ortaya çıkar ve ilerleyici işitme kaybına neden olabilir.

     Kızamık aşısı, kızamık hastalığından korunmak için etkili bir yöntemdir ve otoskleroz gelişimini önleyebilir. Bu nedenle, aşılanmanın önemi ve toplumda yaygınlaştırılması önemlidir.

 

Uzm. Ody. Hasan Çoban

Yorum yapın